Bel boyun fıtığı, omurlar arasında yer alan ve vücudumuzda amortisör görevi gören disklerin zaman içinde yıpranması, zedelenmesi nedeniyle oluşan bir rahatsızlıktır. Bu diskler yıpranmalardan dolayı zamanla sertleşmeye veya yerinden kaymaya başlar. Sertleşen veya yerinden kayan diskler sinirlerimize baskı yaparak kol, sırt veya omuzlarda çeşitli ağrılara ve güç kayıplarına neden olabilmektedir. Ancak belirtmek gerekir ki omuz, sırt veya kollarda oluşan her ağrı ve güç kaybı bel boyun fıtığından kaynaklanmaz. Genellikle kol veya boyun ağrısı ile birlikte ellerde de ağrı veya güç kaybı görüldüğünde bel boyun fıtığından şüphe edilebilir. Bu üç bölgede oluşan ağrı veya güç kayıpları pek çok hastalığın da belirtisi olabileceğinden, bel boyun fıtığı olup olmadığınızı öğrenmek için kapsamlı bir muayeneden geçmeniz gerekir.

Bel boyun fıtığı toplumumuzda sadece ameliyatla çözülür diye düşünülse de, tüm bel boyun fıtıkları için ameliyat uygulanmaz. Bel boyun fıtığının ilerleme veya mevcut derecesine göre sadece ilaç tedavisi veya fizik tedavi de iyileşmek ve kişiyi rahatlatmak için yeterli olabilir. En iyi yöntem düzenli egzersiz ve sporla bel boyun fıtığını ve fıtıklaşmasını engellemek olsa da, eğer fıtık ilerlemişse ve yaşam kalitenizi ciddi oranda düşürüyorsa, durumu soğukkanlılıkla karşılayarak ameliyat olmalısınız. En küçüğünden en büyüğüne kadar tüm ameliyatlardan uzak durmaya çalışsak da cerrahi müdahale yöntemleri oldukça gelişmiş ve çeşitlenmiştir. Ayrıca bel boyun fıtığı durdurulmadığı takdirde çok daha kötü rahatsızlıklara neden olabilmektedir.

Her ne kadar düzenli spor ve egzersiz yapsak da, sağlıklı beslensek de, maalesef ki yaşlandığımız zaman vücudumuzda yıpranma belirtileri kendini göstermeye başlayacaktır. Bel boyun fıtığına neden olan diskler de yaşlılıkla birlikte küçülmeye, kurumaya, yerlerinden çıkmaya başlarlar. Disklerin bir nebze olarak kuruması, küçülmesi, yerinden çıkması normal olarak görülebilir ve herhangi bir belirti meydana gelmeyebilir. Ancak bel boyun fıtığından dolayı kişinin omuz, sırt, kol ve el bölgelerinde ağrılar ve güç kayıpları yaşanmaya başladığında ilaçların kullanılması, fizik tedavi yapılması veya cerrahi müdahale uygulanması gerekebilir.

Düzenli spor ve egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek insanın yaşlanmasını durdurmasa da, vücuda iyi bakmak, sigara içmemek, dengeli beslenmek sayesinde yaşlılığı ve bel boyun fıtığı gibi hastalıkların süresini geciktirebilirsiniz.

Düşmeler, ani hareketler, darbeler, trafik kazaları, spor yaralanmaları gibi boynu zorlayan hareketler ve durumlar bel boyun fıtığına neden olan ana etmenlerdir. Hazırlıksız şekilde ağırlık kaldırmak, boynu kütletmek, boynu sık sık döndürmek veya tam aksine uzun süre boynu hareket ettirmemek, yakın zamanda hatırlamasanız bile geçmişte boynunuza aldığınız bir darbe de bel boyun fıtığına neden olabilmektedir.

Şiddetli bir darbe veya trafik kazası gibi bir durum olmadığında tek bir hareket bel boyun fıtığına neden olmaz. Ancak ıslak saçla dolaşmak, boynu klimaya doğru vermek, cereyana (rüzgâr akımı) maruz kalmak gibi durumlar boyun fıtığına zemin hazırlar. Bir süre sonra da bu durumu, hareketi kaldıramayan boyundaki disklerde zedelenmeler ve dolayısıyla bel boyun fıtığı meydana gelebilmektedir.

Bel boyun fıtığının kalıtsal olup olmadığı hâlâ bir araştırma ve tartışma konusu olarak kalsa da, genellikle boyun fıtığının kaynağının genetik olarak (doğuştan) zayıf kaslar olduğu düşünülmektedir. Zayıf kasların dışında genetik olarak gelen fiziksel bozukluklar da boyun problemine ve dolayısıyla bel boyun fıtığına neden olabilmektedir. Ailesinde bel boyun fıtığı olanların risk altında olabileceklerinden dolayı muayene olması tavsiye edilir.